Diş hekimi Fulya Üçem, koronavirüs salgınına karşı, el hijyeni kadar ağız gargarasının da önemli olduğunu belirtiyor.
Covid-19 adı, korona için “Co”, virüs için “vi”, hastalık için “d” ve oluşum yılı için 19 olarak dört bölümden oluşturulmuştur. Son olarak bu yeni virüs, Uluslararası Virüs Taksonomi Komitesi (ICTV) tarafından “SARS-CoV-2” ve virüsün neden olduğu hastalık COVID-19 olarak adlandırılmıştır.
Covid-19’un diğer koronavirüs enfeksiyonları gibi solunum salgıları ile bulaştığı düşünülmektedir. Hasta kişilerden öksürük, hapşırık, gülme, konuşma sırasında çevreye saçılan virüs içeren solunum salgısı damlacıkları, sağlam kişilerin mukozalarına temas ederek bu kişilerin hastalanmasına neden olur. Koronavirüsün en önemli bulaşma yollarından biri olan ağzın, virüslere açık bir konak olmasının bir nebze de olsa önüne geçmek için her birey ağız ve diş sağlığına maksimum önemi göstermelidir.
Diş Hijyeni En Az El Hijyeni Kadar Önemli
Diş Doktoru Fulya Üçem, ağız ve diş hijyeninin en az el hijyeni kadar önemli olduğu konusunda uyarılarda bulunuyor. Dt. Fulya Üçem “bir diş hekimi olarak ağız gargarasının önemini her noktada vurgulamak gerekiyor. Vatandaşların bireysel olarak uygulayabileceği kişisel bakımı artırması çok önemli bir husus. Sabah akşam dişlerin tüm yüzeyi fırçalanmalı, ağız ve boğaz gargarası rutinde sabah akşam muhakkak yapılmalıdır.
Ağız gargaraları birçok ülkede önemli bir hijyen kriteri olup gargara ile amaç virüs içeren damlacıkların ve oluşan aerosol içerisindeki virüs oranının azaltılması böylece çapraz enfeksiyon ve oral yol ile bulaş riskinin minimalize edilmesi hedeflenmektedir. SARS-CoV-2 enfeksiyonunda tükürük ve nasal mukozadaki viral titreler 107/mL üzerinde bulunmuş olup bu değerlerin düşürülmesi çapraz enfeksiyonu azaltmak için hedeflenmektedir.”
“Povidon iyodin” içerikli gargaralar bu süreçte tercih edilebilir
Üçem, virüsit özelliği bulunan povidon iyodin içerikli gargaraların bu süreçte tercih edilebileceğini vurguluyor.
“Piyasada mevcut olan alkol içerikli ağız gargaraları korona virüse karşı etkin değildir çünkü bunun sağlanabilmesi için yüksek alkol oranına ihtiyacınız vardır; çoğu durumda %60’ın üzerinde bir oran gerekmektedir. Povidon iyodin (PVP-I) diğer antiseptiklere kıyasla anti viral özelliği en iyi olan madde olup ve ağır akut solunum sendromu ve Ortadoğu solunum sendromu koronavirüslerine karşı (SARS-CoV and MERS-CoV) yüksek derecede etkin virüsit olduğu in vitro ortamında bilimsel olarak ortaya konmuştur. İn vivo virüsit etkinliği bilinmemekle beraber bakteriye karşı antimikrobiyal aktivitesi ortaya konmuş olup oral mikrobiyal florayı 3 saatten az olmamak koşuluyla olumlu olarak azaltmaktadır.”
Üçem, povidon iyodin içerikli gargaraların uzun süreli ve geniş yüzey üzerinde yapılan tedavide, manifest hipertiroid durum gösteren, özellikle dekompoze kalp yetersizliği olan hastalarda, hamile kadınlarda 3. aydan itibaren ve memedeki çocuklarda dikkatle kullanılması gerektiğini belirtirken; ayrıca lokal irritasyon veya duyarlılık görüldüğü takdirde tedavinin durdurulması gerektiğini vurguluyor.