Modern toplumlarda bilgi akışının kontrolü, yalnızca siyasi ya da ekonomik hedeflerle sınırlı kalmayıp, bireylerin algı dünyasını şekillendiren güçlü bir araç hâline gelmiştir. Algı yönetimi, sorunların görünürlüğünü azaltarak ya da yeniden çerçeveleyerek, toplumsal duyarlılığın sistematik biçimde zayıflamasına yol açabilmektedir.
Bu bağlamda konu başlığını sosyal vaka olarak irdelediğimizde, kanıksanan duyarsızlık, başlangıçta pasif bir tepki eksikliği olarak görülse de, uzun vadede bireylerin sorunlara karşı ilgisiz kalmasını “normal” bir davranış biçimine dönüştürür. Bu süreç, bireylerde geleceğe dair belirsizlik algısını pekiştirerek kaygı düzeyini artırır. Kaygı, güven ilişkilerini zayıflatır; güvensizlik ise sosyal bağları çözerek çıkar odaklı etkileşimleri ön plana çıkarır.
Algı yönetimi aracılığıyla sürdürülen bu süreç, literatürde “yapısal adaptasyon” ve “negatif geri besleme döngüsü” kavramlarıyla ilişkilendirilebilir: Algı yönetimi → Duyarsızlık → Kaygı → Güvensizlik → Daha fazla duyarsızlık. Bu döngü, demokratik katılımı zayıflatır ve sivil toplumun etki kapasitesini düşürür.
Toplumsal duyarlılığın yeniden inşası, şeffaf bilgi akışı, eleştirel düşünmeyi teşvik eden eğitim politikaları ve katılımcı yönetim organizasyon mekanizmaları ile mümkün olabilir. Aksi takdirde, kanıksanan duyarsızlık sosyal yapının direnç kapasitesini kalıcı biçimde zayıflatacaktır.
Algı yönetimi stratejilerinin, toplumsal düzeyde duyarsızlığın sistematik biçimde kanıksanmasına zemin hazırladığı; bunun neticesinde oluşan kaygı ve güvensizlik ikliminin, sosyal yapıda kontrollü bir erozyon mekanizması olarak işlev gördüğü değerlendirilmektedir. Sosyolojik kuramlar ve sosyal psikoloji perspektifleri çerçevesinde ele alındığında, bu sürecin, hedef kitlenin tepkisizliğini kalıcı hâle getirerek kriz dönemlerinde öngörülebilir davranış modelleri yaratma amacıyla kurgulandığı; uygulama safhasında ise bilgi akışının yönlendirilmesi, gündem manipülasyonu ve kitlesel algı eşiklerinin yeniden tanımlanması gibi operasyonel araçlarla desteklendiği tespit etmek ancak farkına varılamayan deneyimlerin bilgiye dönüşmesi için harcanan emek ile mümkün olur.
Panoramagazetesi.com – Haber, Güncel, Ekonomi Gazetesi