Eğitimi ön plana alan bir dinin mensupları olarak çok şanslı insanlarız. Dinimizin ilk emrinin “Oku” olması bizler için büyük bir ışık kaynağıdır. Peygamberimizin, “İlim Çin’de de olsa alınız” ifadesi; Hz. Ali’nin, “Bana bir harf öğretenin, kırk yıl kölesi olurum” sözü de eğitimin ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.
Eğitimi destekleyen bazı sözleri şöyle sıralayabiliriz: Hiçbir anne ve baba, çocuğuna güzel bir eğitimden daha iyi bir miras bırakamaz / Hz. Muhammed; Eğitim demek, vücutta ve ruhtaki güzelliği ve mükemmelliği son mertebesine kadar geliştirmek demektir / Platon. Ayrıca, Atatürk’ün “İstikbâl Göklerdedir” ifadesine baktığımızda eğitimin, ilmin sadece dünyada değil, dünyanın dışında da olabileceğini anlıyoruz. İlim öğrenmek, araştırma yapmak, gelişmek için bahane üretmeye gerek yoktur. İlim, her yerde aranabilir, yapılabilir.
Eğitimle ilgili birçok sözü incelendiğimizde eğitimin sadece erkekler için gerekli olmadığını, kızlar için de önemli olduğunu anlıyoruz. Eğitimde kız erkek ayrımcılığının olmadığını görmekteyiz. Peygamberimizin eşi Ayşe’nin, erkeklere bile eğitim verdiğini kaynaklardan öğreniyoruz. Bir ülkenin ilerlemesi, kalkınması kızlarına, kadınlarına ve annelerine yaptığı yatırımlara bağlıdır. Kadınlarımız da erkeklerin yaptığı her işi yapabilmektedir. Ülkemizde okuma– yazma bilmeyenlerin çoğunluğunu kadınlarımız oluşturmaktadır. İlk emri “Oku” olan bir dinin mensubu olacaksın, fakat kızların okumasını engelleyeceksin! Bu zihniyeti anlamak mümkün değil. Günümüzde bu düşüncenin gittikçe azaldığını görmekteyiz.
Milli Eğitim Bakanlığı’mız; yıllardır düzenlediği çeşitli kampanyalarla okuma-yazma sorununu çözmek için kızlarımızın, kadınlarımızın ve annelerimizin gelişmelerine değerli katkılarda bulunmuştur. Okuma-yazma bilmeyenlerin sayısı ülkemizde gittikçe azalmaktadır. Kızlarımızın, daha farklı okullara gidebilmelerini teşvik ederek, onların daha iyi eğitimler almalarını, kendi ayakları üzerinde durmalarını desteklememiz gerekiyor.
Okuma yazma bilmeyenler sadece ülkemizde değil, dünyanın birçok ülkesinde de sorun teşkil etmektedir. Kızlarımızın, kadınlarımızın eğitimden yoksun bırakılması gelecek nesillerimiz için kayıp demektir. Erkekleri yetiştirenler de kadınlarımızdır, annelerimizdir. Eski Türk topluluklarında hakanın yardımcısı, erkeğinin hanımı olan; cennetin bile anaların ayakları altında olduğu Peygamberimiz tarafından ifade edilen, çocuklarımızın annesi olan kadınlarımızın, başta “Aile eğitimleri” olmak üzere daha iyi eğitimler almasını sağlamak hepimizin görevi olmalıdır.
Tüm kadınların “Kadınlar Günü” kutlu olsun.