Lübnan’ın Çöküşünün Sureti: Merkez Bankası Başkanı Hortumlamadan Aranırken Rahatça Emekli Oldu

Lübnan’da siyasilerin devasa yolsuzluğu ve yozlaşmasına koşut ekonominin çöküşünden sorumlu tutulan ve yüz milyonlarca doları zimmetine geçirmekle suçlanan Riyad Selame, hakkındaki soruşturmalara ve kırmızı bültenle aranmasına rağmen, dünyanın en uzun süre görev yapan merkez bankası başkanlarından biri olarak süresini tamamladı.

Lübnan’ın altında kaldığı kronik sorunlar yığınının tezahürlerinden biri olan Merkez Bankası Başkanı Riyad Selame, ansiklopedi ciltleri kalınlığında yolsuzluklarına rağmen, 30 yıldır kovulmadan görev süresini doldurdu.

Zimmete para geçirme, kara para aklama, vergi kaçakçılığı

Dünya Bankası’nın ‘yakın tarihin en kötülerinden biri’ olarak adlandırdığı Lübnan’ın dramatik ekonomik çöküşünün ana suçlusu olarak görülen Riyad Selame, enflasyonun yükseldiği ve para biriminin yüzde 98 değer kaybettiği krizden sorumlu tutuluyor. Bir zamanlar Lübnan iç savaşından sonra ekonominin toparlanmasındaki rolü gerekçesiyle saygı duyulan Selame, artık birçok ülkede zimmete para geçirme, kara para aklama ve vergi kaçakçılığı dahil çok sayıda suçlamayla soruşturulduğundan yurtdışında aranıyor.

Sistem durmuş vaziyette

Bölünmüş siyasetçilerin 9 aydır cumhurbaşkanı seçemediği ve halihazırda sınırlı yetkilere sahip geçici bir kabinenin vekaleten yönettiği ülkede Selame’nin temmuz sonunda görev süresinin dolmasının ardından, yerine kalıcı halef atanamadı. Yasalar uyarınca böyle bir durumda Merkez Bankası, Birinci Başkan Yardımcısı Vesim Mansuri’ye geçici olarak emanet edildi.

Nüfusun yüzde 80’inden fazlası artık yoksul

Mevcut mali kriz, 2019’da Lübnan lirasının değerinin düşmesi ve enflasyonun yükselmesiyle başladı. O zamandan beri ülke, 6 milyonluk nüfusun yüzde 80’inden fazlasının yoksulluk içinde yaşadığı dünyanın en uzun süreli ve şiddetli ekonomik krizlerinden birinin ortasında. Öyle ki, bankalardan nakit para çekme işlemlerine çok kısıtlı düzeyde izin veriliyor, yani insanların kendi birikimlerine erişmeleri engelleniyor. Öyle bir çaresizlik ki, bazıları kendi paralarını ele geçirmenin çaresini ‘bankaları soymakta’ arıyor.

‘Dünyanın en iyi merkez bankası başkanı’ seçilmişti

Selame ise 1993 yılında dönemin Başbakanı Refik Hariri tarafından Lübnan Merkez Bankası’nın başına getirildiğinde ekonomiye istikrar getirdiğine dair şöhret edindi. 2006’da Euromoney ve 2009’da The Banker tarafından ‘dünyanın en iyi merkez bankası başkanı’ seçilip övgüler aldı.

Çareyi ‘saadet zincirinde’ aradı

Ama son yıllarda -Lübnan’ın siyasi sınıfıyla birlikte- kötü mali yönetimle suçlanan Selame 2016’dan itibaren Merkez Bankası rezervlerini artırmayı amaçlayan ‘finans mühendisliğini’ başlattı. Bankalara sermaye sağlamak, ulusal para biriminin değerini korumak, alacaklılara ödeme yapmak gibi gerekçelerle uyguladığı yeni borç alma politikası, ‘saadet zincirine’ benzetildi. 2019’un sonlarında, ekonomi çözülmeye başladığında halkın öfkesinin ana odağı haline gelirken, 2020’de Lübnan ilk kez borcunu ödeyemedi.

Avrupalılar peşinde

Lübnan dahil en az 7 ülke tarafından zimmete para geçirme ve yasadışı zenginleştirme nedeniyle soruşturulan Selame’nin 300 milyon dolardan fazla para akladığı iddia ediliyor. Avrupa’dan mali yetkililerin heyetleri, Selame, kardeşi ve yakın çevresindeki diğer kişileri sorgulamak için bu yıl defalarca Beyrut’u ziyaret etti.

Lübnan’dan iade yok

Suçlamaları reddedip “Tüm servetimin 20 yıl özel sektörde yaptığım şahsi çalışmalarımdan kaynaklandığını gösteren, şahsi hesaplarıma ilişkin denetlenmiş beyanlar sundum” açıklamasını getiren Merrill Lynch tedrisatlı 73 yaşındaki Fransız-Lübnan vatandaşının Fransa, Almanya ve Lüksemburg’da en az 130 milyon dolar değerindeki mal varlıklarına el konuldu ve hakkında uluslararası yakalama emri çıkarıldı. Interpol tarafından kırmızı bültenle aranıyor. Ama Lübnan’ın vatandaşlarını iade etme anlaşmaları yok.

Kardeşi de işin içinde

Bu yılın başlarında Selame ile erkek kardeşinin 300 milyon dolardan fazla fon hareketini soruşturan İsviçre Başsavcılığı’nın yardım talebi üzerine Lübnan’da açılan soruşturmada Merkez Bankası Başkanı zimmete para geçirme, kara para aklama ve vergi kaçırmakla suçlandı. Şubat ayında İsviçre medyası, 12 İsviçre bankasına Selame’nin zimmetine geçirdiği iddia edilen 500 milyon dolara varan paranın yattığını yazdı. İsviçre Başsavcılığı’na göre Selame’nin kardeşi Raca Selame’ye ait Forry Şirketi de Lübnan Merkez Bankası’na ait eurobond ve hazine bonoları satışından 2002’den 2014’e kadar 326 milyon dolar ücret ve komisyon aldı. Lübnan yargısı, Selame’ye yutdışına çıkış yasağı koydu.

‘Dünyanın en kötü merkez bankacısı’ olarak uğurlandı

Başkan sıfatıyla Lübnan TV’sine verdiği son demeçte, “Merkez Bankası’nın son 30 yılın 27’sinde istikrarın sağlanmasına ve ekonomik büyümeye katkıda bulunduğuna inanıyorum” diyen Selame, krizin ‘günah keçisi’ haline getirildiğinden yakınmasına rağmen, The Economist tarafından “Dünyanın en kötü merkez bankacısı emekli oldu” diye uğurlandı.

Geçici Başkan IMF’nin izinde

Merkez Bankası Geçici Başkanı Vesim Mansuri, bu haftabaşı görevi devralıp basın toplantısı düzenlediğinde, bankanın artık hükümete ne zaman borç verileceği konusunda kısıtlamalar getireceğini söyledi.

“Bir yol ayrımındayız. Başka çare yok, önceki politikaya devam edersek… Merkez Bankası’ndaki fonlar eninde sonunda tükenecek” diyen Mansuri, hükümeti IMF’nin talep ettiği reformları gerçekleştirmeye çağırıp bunu Lübnan’ın değişiklik yapmak için ‘son şansı’ olarak niteledi.