28 Temmuz 2021, Çarşamba günü, Antalya’nın Manavgat ilçesinde 4 farklı noktadan başlayan, rüzgarın da etkisiyle şiddetini artırarak devam eden yangın felaketi ile ilgili çalışmalar devam ediyor.
İhbar Et:
Orman yangını gördüğümüz an derhâl 112’yi aramalıyız. Yangının meydana geldiği mevkiyi olabildiğince açık ve anlaşılır bir tarifle yetkililere bildirmeliyiz. Telefonumuzla konum gönderme şansımız varsa yetkililere bölgenin konumunu iletmeliyiz. Görüşmemiz bittikten sonra telefonumuzun bataryasını idareli kullanmalıyız.
Söndürebileceksen Müdahale Et:
Alevlenme henüz tek başımıza müdahale edebileceğimiz aşamada ise yeşili bol dal parçası ile ateşi söndürmeliyiz. Zemin uygunsa ateşe toprak serpmek de alevleri söndürmemize yardım edecektir. Alevler kesilmiş olsa bile ateşin tamamen söndüğüne emin olmalıyız.
Söndüremeyeceksen Oradan Derhâl Uzaklaş:
Bizim müdahalemizin yetersiz kalacağına emin olduğumuz durumlarda, yetkililere ihbarda bulunduktan ve bölgenin dijital konumunu paylaştıktan hemen sonra sakin olmaya çalışarak oradan hızla uzaklaşmalıyız. Kaçış için kullanacağımız rotayı belirlerken yangının meydana geldiği arazinin tipine göre karar vermeliyiz. Kaçarken yoğun dumana maruz kalıyorsak ağzımızı ve burnumuzu mümkünse ıslak, değilse kuru bir bez ile kapamalıyız.
Yangına Düz Alanda Yakalandıysak:
Derhâl rüzgârın yönünü tespit etmeliyiz. Rüzgâr bizim olduğumuz yöne doğru esiyorsa rüzgârı arkamıza alarak hızla en yakın açık alana koşmalıyız. Yangının yakınından geçmeye mecbursak ve yanan alanının yüzeyi çok büyük değilse yangının sağ ve sol kollarını kontrol ederek alevlerin daha az olduğu koldan bölgeyi terk etmeliyiz. Kesinlikle yangının merkezine doğru hareket etmemeliyiz.
Yangına Vadide Yakalandıysak:
Vadilerde rüzgârla birlikte hava akımı oluştuğundan yangın rüzgârın etkisiyle vadi tabanından yukarıya doğru bir rota çizecektir. Bu tür bir durumda rüzgârın ters istikâmetine doğru koşarak vadinin alt kısımlarına inmeli ve hızla en yakın açık alana ulaşmalıyız. Yangının devam ettiği vadi yamaçlarını kaçış rotası olarak kullanmaktan kesinlikle kaçınmalıyız.
Yangına Engebeli Arazide Yakalandıysak:
Sırtlar ve sırt arkaları, rüzgârın etkisini yitirdiği veya aksi yönde esen rüzgârların kendini gösterdiği bölgeler olduğundan, kısa vadede en uygun korunma alanlarıdır. Bu nedenle engebeli arazide karşılaştığımız yangınlarda öncelikle derhâl en yakın sırtın arka tarafına geçmeli, ardından yangının aksi yönündeki en yakın açık alana doğru hızla koşmalıyız.
Yangına Dere Kenarında Yakalandıysak:
Alevler dar dere yataklarında ve kutu dere yataklarında bakıyla paralel daha hızlı ilerleme eğiliminde olduğundan dere yataklarına paralel kaçış rotası oluşturmaktan kaçınmalıyız.
Yangına Kanyonda Yakalandıysak:
Rüzgâr arkamızdan geliyorsa ve yangın önümüzdeyse kanyon baca görevi göreceğinden alevler kanyonun dar yönüne doğru hareket edecektir. Bu nedenle hızla alevlerin tersi yönüne kaçmalı ve mümkün olduğunca kanyonun en geniş bölgesine inmeliyiz. Kaçarken aşırı ısınmadan dolayı oluşabilecek kaya parçalanmalarına ve ağaç devrilmelerine dikkat etmeli, özellikle başımızı koruyarak yürümeliyiz. Kanyonda ilerlememiz mümkün değilse ve civarda mevcutsa kapalı ya da kısmen kapalı mağara odacıklarına sığınmalıyız. Mağara odalarına sığınırken bilmediğimiz rotada ilerlemekten kaçınmalıyız.
Yangına Tatil Beldesinde Yakalandıysak:
Yetkililerin uyarılarına birebir uyarak bölgeyi en yakın ve en güvenli yoldan terk etmeliyiz. Yangına yakalandığımız bölge deniz kenarındaysa ve yollar kapanmışsa rotamızı rüzgâra göre oluşturmalıyız. Rüzgâr denizden karaya doğru esiyorsa deniz kenarında kalıp kurtarılmayı beklemeliyiz. Rüzgâr karadan denize doğru esiyorsa, yollar kapanmışsa ve kaçacak başka bir güzergâh yoksa belli bir seviyeye kadar denize girebiliriz. Su yüzeyinde alev dilleri oluşursa tüm bedenimizle suyun altına girip nefesimizi tutabildiğimiz oranda beklememiz hayatta kalma şansımızı artıracaktır.
Yangının Tam Ortasında Kaldıysak:
Kaçma imkânını tümüyle kaybettiğimiz durumlarda etrafta bir çukur varsa içine girmeli; çukur yoksa en geniş alevsiz alana geçerek kendimiz mümkün olduğunca derin bir çukur kazıp içine girmeliyiz. Bu esnada çıkan nemli toprağı koruyucu işlevinden dolayı üzerimize serpmemiz, hayatta kalma şansımızı artıracaktır. Yüzümüzü nemli bir bezle kapamamız mümkünse tüm yüzümüzü örtmeli, böylelikle yayılan gazdan olabildiğince korunmalıyız.
Doğa sporları ve sair doğa aktiviteleri ile ilgileniyorsak bu tür aktivitelerde yanımızda bulunması için ısıya dayanıklı yangın battaniyeleri, ısıya dayanıklı 1-2 m²’lik brandalar ve maske temin etmemiz büyük önem arz etmektedir. Yangına bu gibi bir aktivite esnasında maruz kaldıysak ve kaçabileceğimiz alan yoksa kazacağımız çukurun içine girip üzerini ısıya dayanıklı bu materyallerle kapatarak ve maskemizi takarak kendimize nispeten güvenli bir bölge oluşturabiliriz.
AKUT Vakfı Eğitim Birimi / https://www.akut.org.tr/