Türkülerimiz – 1

Türkiye topraklarında yaşayan insanlarımızın bağrından çıkan sevinçlerini, kederlerini ezgi eşliğinde dile getirmesidir, türküler.

Türküler Anadolu’nun eşsiz güzelliklerini, dağlarını, ırmaklarını, göllerini, sevdalarını, hasreti, doğumu, ölümü, yokluğu, savaşları, kahramanlıkları, göçleri, gelenek ve görenekleri, düğünleri, aşıkları, manevi önderlerini anlatır.

Türküler Türk insanını ve Anadolu’nun yedi bölgesini, ay-yıldızlı bayrak altında toplayarak anlatır. Türküler çocuğun doğumunda ninni, ölümünde ağıt olur. Türküler Anadolu insanının yaktığı destan, gazel ve manidir. Türküler Ferhat ile Şirin’in, Leyla ile Mecnun’un, Kerem ile Aslı’nın dillere destan aşklarını anlatır. Türküler Anadolu toprağından Suriye toprağına gelin giden Ezo Gelin’in dillere destan güzelliğini anlatır. Türküler kadınların dilinde, gurbetteki eşine duyduğu özlemdir. Türküler sıladaki sevgiliye allı turnanın götürdüğü selamdır.

Türküler kızların, kadınların elinde ve yüzünde kına ve dövmedir. Türküler kızların, kadınların başında yazma, çember ve poşudur. Türküler daha çok kadınlarımızın ayağındaki elde dokunmuş renkli patik ve çorabı anlatır. Türküler erkeklerin üzerinde işlemeli cepken ve şalvarla bütünleşir. Türküler yazma ve çemberin kenarına göz nuru ile işlenen çeşitli oyalardır. Türküler tezgahta ilmek ilmek dokunan desenli kilim ve halıdır. Türküler aynalı beşikte belenen bebeğin, altındaki elenmiş höllüğü tanıtır. Türküler Anadolu toprağında üretilen desenli çömlek, testi ve küpteki sanatı yansıtır.

Türküler Yunus Emre’nin, Erzurumlu Emrah’ın, Karacaoğlan’ın, Dadaloğlu’nun, Pir Sultan Abdal’ın, Bayburtlu Zihni’nin, Aşık Veysel’in, Muharrem Ertaş’ın, Hacı Taşan’ın ve Neşet Ertaş’ın dilinden dökülen en güzel dizelerdir. Türküler Üsküdar’daki Aziz Mahmut Hüdai’nin, Bilecik’teki Osmanlının manevi kurucusu Şeyh Edebalı’nın, Kırşehir’deki Hacıbektaş Veli’nin, Konya’da Mevlana Celalettin’in, Bursa’da Emir Sultan’ın, İstanbul’da Eyüp Sultan’ın, Göynük’te Akşemseddin’in, Aksaray’da Somuncu Baba’nın, Ankara’da Hacı Bayram Veli’nin manevi huzura davetini yansıtır.